BEYZA TOPUZ Herkese merhaba, ben Kocaeli Üniversitesi Mimarlık Bölümü’nü Haziran 2021 de bitirmiş ve Şubat 2022’de Kocaeli Üniversitesi'nde yüksek lisans eğitimine başlamış bir öğrenciyim. Yüksek lisans çalışmamda Sayısal Tasarım alanına odaklanmaktayım. Bu alana yönelmiş olmamın nedeni ise 4 yıllık lisans hayatım boyunca katıldığım etkinlikler, yarışmalar ve kurucusu olduğum kulübümüz oldu. Mimarlıkta Sayısal Tasarım Kulübümüzden sizlere … Okumaya devam et ADIM ADIM KULÜP OLMA HİKAYESİ | MSTK
YAZILAR
YOLDA OLMAK
BAVER BEKİROĞLU — Metrodan çıktım yürüyorum. — Ben de Şişhane Durağı’ndayım, geliyorum. — Umarım yetişiriz ya 8 dakika var. — Ben inince koşarak geleceğim. — Tamam ben de daha hızlı yürüyeyim. Telefon kapandı. Yürüyüşüm hızlandı. Gezi parkı kestirme olur diye düşündüm. Parka girdim ama birçok yerde zemin buz tutmuştu. Düşme tehlikelerinden sonra gezi parkından hemen … Okumaya devam et YOLDA OLMAK
HAN*
CEYLİN CEYDA HÜNDAL “... bir kurmaca metni üçüncü şahısla mı yoksa birinci şahısla mı yazacağımıza karar vermek ciddi bir iştir. Kimi zaman hikayeyi hangi şahsın anlatacağına kafa yormak zorunda bile kalmazsınız. Ama bazen ben dilinde anlatmaya başladığınızda hikaye bir noktada tıkanır, tek çıkar yol birinci şahıstan vazgeçmektir; bazen de dedi veya gitti diyerek başladığınız hikayenin … Okumaya devam et HAN*
BİR HARF FAZLASI – İTÜ YOLCULUĞUM
HABİBE ŞENKAL İTÜ’de lisansüstü eğitime kabul maceramı anlatmaya lisans eğitimimi aldığım üniversitemden başlamazsam hikayem yarım kalır. Trakya Üniversitesi Mimarlık Bölümü mezunuyum. Üniversite yıllarım her hafta bin bir revizyonla değişen paftalarımın antedine "TÜ MİM FAK MİM BÖL" yazmakla geçmiştir. Gelgelelim bu metini Google'da arattığımda bir yanlışlık olduğu kanısına varıp "bunu mu demek istediniz? İTÜ MİM FAK MİM … Okumaya devam et BİR HARF FAZLASI – İTÜ YOLCULUĞUM
İKİ YILIN ARDINDAN MİMARLIK EĞİTİMİ İZLENİMLERİM
ENES KARAKAYA İki yıl boyunca İstanbul Teknik Üniversitesi’nde mimarlık eğitimi almış bulunmaktayım. Bu sürecin büyük bir kısmını salgın hasebiyle uzaktan yürütmek zorunda kaldım. Hem yüz yüze hem de uzaktan eğitim almış olduğumdan ötürü, iki durumun da getirdikleri ve götürdüklerinin daha çok farkında olduğumu sanıyorum, buna istinaden metni mümkün olduğunca objektif bir noktadan kaleme alınmış gibi … Okumaya devam et İKİ YILIN ARDINDAN MİMARLIK EĞİTİMİ İZLENİMLERİM
ODA 14 – BÖLÜM 01
TAYLAN KAYA Hümanizmin ölümünü kabullenmek zor tabii ki. Birçok insanlık suçunun üstünü örten, yeni bir yazıya ya da çizime başlamak için bembeyaz bir sayfa açan, modern medeniyetin kadim dostu olan bu fikir insanlığı değiştirmeye belki de yaklaşmıştı. Doğal yollarla ortaya çıktığını düşündüğüm bu fikir belki de kendi doğal evrimindeki yerini bulmuştur. Onun başlattığı değişimi devam … Okumaya devam et ODA 14 – BÖLÜM 01
MİMARİ TASARIM STÜDYOLARI, TAŞKIŞLA’DA GEÇEN 5 YIL – BÖLÜM 03
İREM SEZER Bölüm 03. Arada Olmak Bir insan nasıl öğrenir hep düşünüp durmuştum. Mimarlık bilgisi, becerileri ve pratiği öğrenilebilir miydi mesela? Aklımdan geçen tonlarca soru, hiç fiziksel ortamda sese dönüşüp yayılıp gidemeden, birilerine çarpamadan sönümleniyordu. Gerçekten bu mesleği öğrenmek biricik bir deneyim miydi? Kocaman itirazlarımla beraber, mimarlığa hiç de aşina olamadan kendimce alternatifler üretiyordum. Taşkışla’da … Okumaya devam et MİMARİ TASARIM STÜDYOLARI, TAŞKIŞLA’DA GEÇEN 5 YIL – BÖLÜM 03
MİMARİ FRAKTALLAR *
ELİF AK Matematik hakkında ufak bir fikre sahibi olduğum yaşlardan itibaren, çevremdeki karmaşayı analiz etmeye başlamıştım. Benim için ağaç dalları, bulut hareketleri hatta kuş sürülerinin dansı görsel bir etkiden daha fazlasını ifade ediyordu. Daha sonra örüntü ve fraktal kavramlarının da hayatıma girmesiyle beraber gözlemlediğim bu olayları anlamlandırmaya çalıştım. Bu çaba beni ilk olarak fraktalların babası … Okumaya devam et MİMARİ FRAKTALLAR *
İKİ ANAHTAR BİR CİNAYET
MEHMET TAHİR SANDIKKAYA Tantanayı hep birlikte seviyoruz. Alışkanlık sanırım. Tantanadan sıyrılıp akıl yolunu bulalım diye konuşurken "şu anlattıklarını yazsana" teklifi geldi. Adım adım geliştirerek, dolayısıyla yüzyıllarca insanların ne düşündüğünü süzerek, gizli haberleşmenin özünü yazayım. Salgın zamanları tehlikeli görünse de en basit ve güvenilir olandan başlamak istiyorum. Yağmurlu havada ya da dere kenarında, o da olmazsa … Okumaya devam et İKİ ANAHTAR BİR CİNAYET
ZELZELELER – BÖLÜM 02: 1939 Kışı
SÜHEYLA TURAN Yıl 1939… Aylardan 26 Aralık Salı’yı, Çarşamba’ya bağlayan gece, saat 02:00, bir kış günü geldi Destan-ı Zelzele. Adına nice yazılar, nice şiirler yazıldı. Ölenler öldü, kalanlar o hatırayı ebediyen içinde yaşamaya mahkûm kaldı. Serimizin 2. Yazısı olan Erzincan Depremi (1939) (Depremin şiddeti çeşitli kaynaklarda 8 olarak belirtilmek ile birlikte, en çok kabul edilen … Okumaya devam et ZELZELELER – BÖLÜM 02: 1939 Kışı